Tek ısırık vücudu bir hafta etkiliyor, sonuçları felce kadar gidiyor

Vücudumuzda enerji sağlamak, vitaminleri taşımak ve organlarımızı korumak gibi görevleri olan yağlar, beslenmemizin önemli bir parçasıdır. Ancak doymuş ve doymamış olmak üzere ikiye ayrılan bu yağ türleri, vücutta farklı etkiler yaratır. Araştırmalar, özellikle doymuş yağ içeren öğünlerin kalp damar sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunu uzun zamandır ortaya koyuyor.

Beyin, sınırlı enerji deposuna sahip olduğu için sürekli olarak oksijen ve glikoz taşıyan kana ihtiyaç duyar. Bu ihtiyacın karşılanması için vücut “dinamik serebral otoregülasyon” adlı bir sistem kullanır. Bu sistem, kan basıncındaki değişimlere rağmen beyne sabit miktarda kan gitmesini sağlar. Ancak doymuş yağdan zengin bir öğün sonrası bu mekanizma sekteye uğrayabilir.

Araştırmaya göre, yüksek yağ içeren bir öğün sonrası kanda yağ seviyesi yaklaşık dört saat içinde zirveye ulaşıyor. Bu süreçte kan damarları sertleşiyor, esnekliğini kaybediyor ve genişleyemez hale geliyor. Sonuç olarak, vücutta – ve özellikle beyinde – kan akışı sınırlanıyor. Bu da beynin ihtiyaç duyduğu kanı her zaman alamamasına yol açabiliyor.

Uzmanlar, bu sürecin zamanla felç ve demans gibi hastalıkların gelişme riskini artırabileceğine dikkat çekiyor. Ayrıca, yaşlı bireylerin bu etkilere karşı daha savunmasız olduğu ve bu nedenle doymuş yağ alımını sınırlamalarının özellikle önemli olduğu vurgulanıyor.

İngiltere Ulusal Sağlık Servisi (NHS), erkekler için günlük maksimum doymuş yağ tüketimini 30 gram, kadınlar için ise 20 gram olarak belirlemiş durumda. Ancak özellikle hafta sonu siparişleri ve dışarıda yemek tüketimi sırasında bu limitlerin sıkça aşıldığı tahmin ediliyor.

Ara öğünlerden sonra vücut genellikle “post-prandial lipaemia” olarak bilinen bir duruma giriyor. Bu dönemde kanda yağ seviyesi yüksektir ve vücut sistemleri, özellikle beyin, en büyük risk altındadır.

Araştırmacılar, doymuş yağ yerine çoklu doymamış yağların tercih edilmesini öneriyor. Somon, ceviz ve çeşitli tohumlar gibi gıdalarda bulunan bu yağlar uzun vadede kalp ve beyin sağlığını destekleyebilir.

 

Related Posts

Meğer ‘çok sağlıklı her gün tüketin’ sözü doğru değilmiş: Brokolinin hiç bilinmeyen zararı ortaya çıktı

Antioksidan ve lif yönünden zengin olması nedeniyle “süper gıda” olarak tanımlanan brokoli, pek çok sağlık yararı sunsa da hiç bilinmeyen zararları da ortaya çıktı. Uzmanlar, bu nedenle brokolinin bilinçli ve ölçülü şekilde tüketilmesi gerektiği uyarısında bulundu.

Alzheimer hastalığının ilk belirtisi tatilde ortaya çıkıyor

Tatil genellikle dinlenme, eğlenme ve yenilenme ile ilişkilendirilir. Ancak uzmanlara göre, özellikle Alzheimer ve demansın erken belirtileri tatil dönemlerinde kendini gösterebilir.

Veremediğiniz kiloların sebebi bu hastalık olabilir!

Beslenme ve Diyet Uzmanı Ekin Sayer, lipödemin yalnızca kilo problemi değil, kronik ve ilerleyici bir bağ doku hastalığı olduğunu belirterek, “Tedavide esas olan yalnızca kilo vermek değil; vücudu bir bütün olarak iyileştirmektir” dedi.

Kanserin geri dönmesini engelleyen ‘doğal güç’

Yeni araştırmalar, düzenli egzersizin kanserin tekrar etmesini önlemede bazı ilaçlardan daha etkili olabileceğini ortaya koydu. Uzmanlar, hareketli bir yaşam tarzının tedavi sonrası süreçte kritik rol oynayabileceğini vurguluyor.

Hijyenik olmayan yüzme havuzu suları konusunda uzmanlar enfeksiyona karşı uyarıyor: Kulak tıkacı kullanın

Uzmanlar, yaz aylarında hijyenik olmayan havuzların ‘yüzücü kulağı’ riskini artırdığına dikkat çekiyor.

Obezite stres ve teknoloji kullanımı kısırlık riskini artırıyor

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Onur Danacıoğlu, obezite, stres ve elektronik cihaz kullanımının üreme sağlığı açısından risk oluşturduğunu belirtti. Uzman Danacıoğlu, yaşam kalitesinin üreme sağlığını doğrudan etkilediğine dikkat çekti.