Türkiye’nin yağlık ihtiyacının önemli bir bölümünün karşılandığı Trakya’da üreticinin ‘sarı gelin’ olarak adlandırdığı ayçiçeğinde hasat dönemi başladı. Gelişim döneminde istediği yağışları alamayan üretici, sıcaklıkların da mevsim normallerinin üstünde seyretmesiyle, hasada buruk girdi. Ürünün dane oluşum döneminde, yüksek sıcaklıklar nedeniyle ‘kuraklık stresi’ yaşadığını söyleyen Trakya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı ve Bitki Islahı Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yalçın Kaya, bunun gelişimi de etkilediğini belirtti. Bazı tarlalarda biçilemeyecek kadar küçük ürün oluştuğunu belirten Kaya, bunun verimi de etkileyeceğini söyledi.
‘YÜKSEK SICAKLIĞA YAKALANAN ÇİÇEK DANE OLUŞTURAMADI’
Ayçiçeğini en çok etkileyen faktörlerden birinin kış kuraklığı olduğunu belirten Prof. Dr. Kaya, “Biliyorsunuz, son yılların en kurak kışını yaşadık. Daha sonra yağmurlar yetişti imdada. Ayçiçeğinin dibe vurmasını önledi. Son yağışlar geç geldi fakat ayçiçeğinde en büyük problem; kış yağışlarında toprakta yeteri kadar nem olmaması. Özellikle üstten yağan yağışlar daha etkili oldu. Bu dönemde de son yılların rekor sıcaklıklarını yaşadık. Ayçiçeklerinin kritik periyotları var, biri çıkış ki burada problem olmadı daha sonra ‘tabla teşekkülü’ dediğimiz, bitkinin ne kadar dane yapacağına karar verdiği dönem. İşte o dönemde ayçiçeği tam strese yakalandı. Çok kritik, yüksek seyreden sıcaklığa yakalanan ayçiçekleri yeteri kadar dane oluşturamadı” dedi.
‘ÖNEMLİ EVRELERDE AŞIRI SICAĞI YAKALANDI’
Uzun kuraklığın çiçeklenme ve süt alım dönemini de etkilediğini kaydeden Prof. Dr. Kaya şöyle konuştu: “Önemli bir dönem daha çiçeklenme ve süt alım dönemi. Bu anlamda kış yağışları istediğimiz gibi gelmediği için bölge, tarla ve yöreye göre çok fark etti. Tam tabla teşekkülünde sıcak oldu, ardından çiçeklenmede yine sıcak oldu, süt olum devresinde yine sıcaklar devam etti. Ekimler de kış şartlarının bölge bölge değişmesinden dolayı değişik evrelerde yapıldığı için ayçiçeği değişik periyotlarda kuraklığa yakalandı. Bu kuraklık sürecinin bu kadar uzun olması da bu yıl doğal olarak verimleri oldukça etkiledi. Benim tahminim bu yıl asgari yüzde 50’ye yakın kayıp yaşanır diye düşünüyorum” diye konuştu.
Prof. Dr. Kaya, bu yıl ayçiçeğinde yağ oranlarının da düşük olduğunu gözlemlediklerini ifade ederek, “Bazı çiftçiler çıkıp ‘bu sene güzel verim olacak’ diyor ama hayır, o tarlalar şu anda güzel duruyor ama onların bir defa süt olum devresinde etkilendiği için yağ oranları düşecek. Düzgün yağmur yağsaydı, verimler şu an iki katı olacaktı. Oradan bir kayıpları olacak. En önemli şey de kuraklık stresi. Bir bulutlu hava, bir poyraz, içindeki suyunu, çok kısa sürede kaybetmesine yol açtı. O nedenle istediğimiz kalitede bir yağ elde edemeyeceğiz. Kuraklık stresi ayçiçeğini vurdu, diyebiliriz” şeklinde konuştu.
‘41 YAĞ ORANINI BULAN ŞANSLI’
Ürününü hasat eden üreticilerden Hayri Dademir’e bu yılki verimi sorduk. Kuraklık ve aşırı sıcak nedeniyle ürünlerde yağ oranının düştüğünü belirten Dademir, “Hasat sezonumuz başladı fakat aşırı kuraklık ve sıcaklığın 40 dereceleri görmesiyle üründe yağ oranı düştü. Mesela şu anda ben de yağ oranımı ölçtürüyorum, 40’ın üzerini zor görüyoruz. 41’i bulan rekor sayıyor. Geçen yıla göre çok büyük fark var doğal olarak fakat şartlarda yine de ‘bereket’ diyoruz. Dönüm başına 180-200 kilo civarında bir biçim oluyor. Bundan sonrası daha net belli olacak. En büyük sıkıntımız fiyat konusunda. Girdi maliyetleri zaten çok. Maalesef şu anda halen fiyatlar belirlenmedi. Bunun yanında desteklemeler de az. O nedenle 2023 yılının çiftçiye biraz sıkıntılı geçeceğine inanıyorum ben” ifadelerini kullandı.
Üretici Remzi Çekiç de “Bu yıl ayçiçeğinde beklentimiz biraz zayıf. kuraklık çok oldu, yağış olmadı, dolayısıyla verim düştü. Ürün aşırı sıcaktan dolayı yandı. Şu anda yeni serinlemeye başladı hava ama artık çok geç. Ben Mart’ın 25’inde ektim, ona rağmen bu şekilde oldu. Verimde bayağı kaybımız oldu sıcaktan dolayı. Geçen sene yağ olarak daha verimliydi ama bu yıl düşük görünüyor” dedi.